Sensizlik Kor Ateş

Gökyüzünde bir bulut olmayı ne kadar isterdim şimdi
Hasret ateşlerini damla damla söndüreyim
Deli Ozan denilen vefasızını önüme katıp
Kapına göndereyim

Umutlarımın bin bir çilesi gergefimde
Ha dediğim an çözülmüyor
Takvimlerde sıralanmış günlerim on ikişer saatlik değil ki
Dalından kopmuş yaprak gibi süzülmüyor

Şehzade’n sözünün eridir, söz verdiyse tutar
Zorlu Kafdağı’ndan beri tanırım onu
Kara gecede gökyüzünde yıldızını arar
Roma dediğin bütün yolların sonu

Sensizlik kor ateş, alevlendikçe yanarım
Nar meydanında sıra sıra anılarımız çiçeklenir
Yıl dediğin ne ki asır değil, yaz yağmuru
Göz açıp kapayana kadar gelip geçer

Bütün elemlerimize umut aşısı yaptım
Tek tek diktim onları bin bir bahar tarlasına
Hüzünlü şarkıları sensiz dinlesem de bir tanem
Umut ağacımızı susuz bırakmadım

Gökyüzünde bir bulut olmayı ne kadar isterdim şimdi
Hasret ateşlerini damla damla söndüreyim
Deli Ozan denilen vefasızını önüme katıp
Kapına göndereyim

Aklım Köroğlu kesilse bile, kalbimde Yunus’tan çizgiler
Başkaldırmanın yollarını da öğrenirim bir gün.
Tek bildiğim iki kelime var dilimde:
Seni seviyorum!
16 Eylül 2008

Oyhan Hasan Bıldırki

16 Nisan 2012 tarihinde Yakamdaki Mor Sümbül içinde yayınlandı. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin. Yorum yapın.

Yorum bırakın